14 Aralık 2008 Pazar

Bizde İnsanız Bizde Yapabiliriz!


Halk arasında ünlü bir laf vardır. "Adamlar ne yapmış bee", "Cavurlar yapıyor kardeşim"... Bizim yapamıyacağımızdan değil sadece bir şeyler yapabileceğimizi unuttuk veya unutturdular. Biz hep geçmişimizle övünürüz. Çanakkale Savaşı, İstabul'un Fethi ve Osmanlı'nın yaptıklarını sanki biz yapmışız gibi kendimize pay çıkararak anlatır gururlanırız. Ama bunu yaparken daha atalarımızın başarılarından söz edip gururlanmayı hak ediyormuyuz diye düşünmüyoruz bile. Size söyleyeyim genel olarak "HAYIIRR"..

Gençlerin bol olduğu sokakta dolaşın bir anda moraliniz bozulur. Ama gençlerin eğlenmeye hakkı var diyorsunuz. Varda, hep eğlenilmezki... Günün amacı karşı cinse kendini beğendirip manita yapmak, yeni üst baş almak, içmek vs. Yaptıkları en akıl almaz şeyde yaptıkları utanılacak şeyleri arkadaşlarına çok büyük bir mağrifetmiş gibi anlatması. Efendim batıda da var böyle gençlik hem bizimkilerden beter, bizimkilerin onlara ulaşması için 5 sene var aralarında fazla değil. Ama eğitimleri ve yaptıkları ortada, neden diye hiç düşünmüyor mu bizim gençlik. Sinemaya kız arkadaşları ile ahlaksızlık yapmaya giden, bilgisayarı sadece chat yapmak için kullanan bir gençliğin bize yararı olmadığı gibi zararı da var. Sagopa Kajmer'in bir parçasından söylediği gibi "Hayrından umutsuzum getirme bari şerrini"...

Blogumun ismi sinemayla ilgili buraya kadar okumuş sinema tutkunları merak etmeyin lafı oraya getiriyorum. Sinema ve gençlik kelimeleri bana kısa filmleri hatırlatıyor, çünkü kısa filmler çoğunlukla genç sinema tutkunları tarafından çekiliyor. Bizim kısa filmlerimize baktığımda birbirine benzeyen, içinde bir gram akıl barındırmayan şeyler görüyorum ve bu iğrenç ötesi filmlere bazı arkadaşlar yönetmenimiz kırılmasın diye olumlu yorumlar yazıyor. Çoğu genç sinema öğrencileri forum sitelerinde kendine senaryo arıyor. Bu ilk hatası. İlk filmin senin çocuğun gibi olmalı senaryoyuda senin yazman gerekir ki bu yola iyi başla. Yönetmenlerin ve senaristlerin en başta yapacağı şey kitap okumalarıdır ama boş kitapları değil seçici olmalılar. Kitap okumalı, bol bol film izlemeli, notlar almalı aklı 24 saat sinemada olmalı ki beynin içi az da olsa dolsun. "Boş bardaktan su taşmaz"...

Christopher Nolan ismini hiç duymamışsanız kendinize sinema sever demeyi bırakın demekten başka bir şey bulamıyorum. Kendisi The Prestige, Memento, Batman Begins ve The Dark Knight filmlerinin yönetmeni ve en önemlisi senaristidir. Gerçekten başarılı insan geçmişinden belli oluyor. Bir de Nolan'ın 27 yaşında yazdığı ve yönettiği kısa filmi kendinize örnek alabilirsiniz. Ama sakın çoğu kendine yapımcı, yönetmen, senarist diyen abiler gibi çalmayın. Sizi DoodleBug la baş başa bırakıyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder